İslamlıktan önce arapların taptığı putlar...

Hubel, 
Hübel.
Tagot (Tagut),
Lat, 
Menat, 
Uzza- Uzat. 
Cahiliye devrinde Kureyşlilerin en büyük putu.
Müslümanlık öncesi Arabistan' da Kibele' ye verilen addır. Bir dönem Arapların, önemli sembollerinden olan Hübel, Kabe'nin hem içinde hem de dışında bulunan tüm putların en büyüğü olarak kabul edilmekteydi. 

İnsan şeklinde ve kırmızı akikten yapılmış olan Hübel, Kureyşlilere sağ kolu kırılmış olarak, Mekke' ye Şamdan getirilmiştir. Kırık kolun yerine altından bir kol takılmıştır. 

Hübel putu Arapların taptığı  360 putun içinde baş put olarak nitelenen ve sembol putlarından birisidir.  Kureyş kabilesi putlarının en büyüğü ve en kutsalıdır. Kureyş Kabilesi Ay Tanrısı Allah' a (El Ellah veya Hubel) ve onunla insanlar arasında iletişim kurduğuna inanılan üç kızına taparlardı. Mekke’ deki Kabe’ de El Lat, El Uzza, Menat adlı bu üç tanrıça put vardı. El Lat; Merkür, El Uzza; Venüs ve Menat; Dünya olarak anlaşılmalıdır. 

Hristiyanlıktaki Üçleme -Teslis' in de Güneş, Ay ve Dünya ile ilişkilendirilmesi yanlış olmaz. İsa ve Havarilerinin ve de meleklerin başlarındaki hale Mitra-Zerdüşt inancı, Mısır ve Sümer İnançlarının sembolü olan Güneş' i temsil eder.


Med İmparatorluğunun başkenti ...

Ekbatana,
Yunanca, Ekbatana,
Farsça, Hegmetane,
Hemedan.
Hamedan (Ectabana),
Medler; İlkçağda İran’ın kuzeybatı ve batısında devlet kurmuş bir topluluktur. Med İmparatorluğu' nun başkenti Ekbatana'dır. Pers imparatorluğunun başkentidir. Hagmatena (Ekbatan) Güneybatı İran'dadır. İbn-i Sina'nın mezarı bu şehirdedir. Pers devletleri zamanında Hamedan şehri (Ectabana) İran'ın ve dünyanın en eski şehirlerinden biridir. 

Medler, Babillilerle anlaşarak Asurların başkenti Ninova şehrini alarak Asur İmparatorluğu’ nu tarihten sildiler. Bu zaferle Kuzey Mezopotamya ile Kızılırmak kavisine kadar olan Anadolu topraklarını ele geçirdiler. Başkenti Hamedan, Medler tarafından kurulmuş ve Pers devletine de başkentlik yapmıştır.

Argoda metres ...

Kapatma,
Kapama,
Metres, 
Zamazingo.
Zımbırtı. 
Fransa: maitresse, 
İngilizce: Mistress,  concubine.
Evli bir erkekle nikahsız yaşayan kadın, kapama, kapatma, zamazingo.
Kapatma, odalık cariye.
Nikahsız eş, sevgili,
Cariye, 
Metres.
 
Oynaş:
Aralarında toplumca hoş karşılanmayan ilişkilerde bulunan kadın ve erkekten her biri.
Aftos, 

Metres ile ilgili bir Fıkra;
Karı koca yemek yemektedirler. O sırada masaya yaklaşan heykel gibi güzel bir esmer, adamı selamlayıp geçer. Adamın karısı sinirle sorar:
- Kim bu afet?
- Eğer mutlaka bilmek istiyorsan söyleyeyim, metresim, der adam.
- Bir de bu kadar pervasızca söylüyorsun. Boşanıyorum senden! 

Etiler' deki dubleksi, Akmerkez' deki daireyi, Bodrum' daki tripleksi, 24 metre yatı, altındaki son model jeepi, kırmızı spor arabayı, Maldiv adalarındaki devre mülkü,  mücevher ve takı kolleksiyonlarını falan bırakıp boşanmak mı istiyorsun? 

Uzun bir sessizlik olur. Alt tarafı bir metres için bütün bunlardan vazgeçmeye değer mi bir tanem? Kadın bunları duyunca sakinleşir ve çevresine bakınmaya başlar ve çift yemeğini çatallarken kadın birden sorar:
- Şu arkada oturan Fuat değil mi? Yanındaki kadın kim?
- Fuat'ın metresi.
- Ay bizimki çok daha güzel!

Cezayir ve Fas'ta erkeklerin giydiği bir üstlük, giysi ...

Kaşabiya, 
Fransızca: Kachabia, 
Cellaba,
Arapça: djellaba, 
Deve yününden (wabar) dokunan kumaştan hazırlanan üstlük en kaliteli olanıdır. Bir miktar koyun yünü (souf) ve deve yünü karıştırılarak dokunan kumaştan dikilen kaşabiyalar da vardır. Kalitesi ise görecelidir. İki şekilde dikilir.

Çinekoptan biraz büyük lüfer ...

Sarıkanat,
Lüfer,
(Pomatomus saltatrix),
Vücutları uzun, sırt yüzgeçleri iki tane, kuyrukları çatallı, ağızları iri, dişleri sivri ve güçlüdür. Yan çizgi hemen hemen düz olup, pullarla örtülüdür. Yan çizgide pul sayısı 95-100 adettir. 

Sırt tarafı koyu mavi yeşilimtırak, alt tarafı gümüşî, yanları daha açık renk olan bu balıkların karnı parlak beyazdır. Keskin dişleri vardır. Uzunlukları 110 cm'ye, ağırlıkları 11,5 kg'ye ulaşabilir. Eylül sonu ekim başı gibi Karadeniz'de yumurtlayan balıklar İstanbul boğazından çıkmaya başlarlar. 

Çinekop, Lüfer balığının küçüğü (Temnodon altator, Pomatomus saltatrix). 
Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, hanigiller (Serranidae) familyasından lüferin orta boylu olanlarına verilen özel bir ad. 
Lüfer balığının orta boylu olanlarına verilen özel bir ad.

Lüfer balığının küçükten büyüğe doğru isimleri;
Defneyaprağı,
Çinekop,
Sarıkanat,
Lüfer,
Kofana,
Sırtı kara.

Topluluk, cemaat ...

Ehil,
Ahali,
Camia,(Arapça)
Topluluk, zümre,
Birlik. Kütle.
Darül fünun.
Topluluk.
Cemaat,
Bir yere toplanmış insanlar.

Bir imama uyup namaz kılan müslümanların heyeti.
Bir mezhebe tâbi bir heyet teşkil eden ahali.
Aralarındaki münasebetleri din, örf ve âdetlere göre tanzim eden, akrabalık, komşuluk, hemşehrilik gibi rabıtalarla birbirine bağlı insan topluluğu.

Cemaat, 
Arapça: cemaat.
Bir imama uyup namaz kılan kişiler.
İnsan kalabalığı, topluluk,
Bir dinden veya bir soydan olanların topluluğu.
Takım, bölük.

Çinekopun büyüğüne verilen ad...

Lüfer,
Sarıkanat,
Lüfer,
(Pomatomus saltatrix),
Vücutları uzun, sırt yüzgeçleri iki tane, kuyrukları çatallı, ağızları iri, dişleri sivri ve güçlüdür. 

Yan çizgi hemen hemen düz olup, pullarla örtülüdür. Yan çizgide pul sayısı 95-100 adettir. 

Sırt tarafı koyu mavi yeşilimtırak, alt tarafı gümüşî, yanları daha açık renk olan bu balıkların karnı parlak beyazdır. Keskin dişleri vardır. Uzunlukları 110 cm' ye, ağırlıkları 11,5 kg' ye ulaşabilir. Eylül sonu ekim başı gibi Karadeniz' de yumurtlayan balıklar İstanbul boğazından çıkmaya başlarlar.

Çinekop:
Lüfer balığının küçüğü (Temnodon altator, Pomatomus saltatrix). 
Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, hanigiller (Serranidae) familyasından lüferin orta boylu olanlarına verilen özel bir ad. Lüfer balığının orta boylu olanlarına verilen özel bir ad.

Lüfer' in küçükten büyüğe doğru isimleri;
Defneyaprağı,
Çinekop,
Sarıkanat,
Lüfer,
Kofana,
Sırtı kara.

Çinekopun küçüğüne verilen ad ...

Defne,
Defne yaprağı,
Lüfer balığının boyu 10 cm. den küçük ve ağırlığı 50 g. dan az olanına Defne yaprağı denir. Boyu 11-15 cm. ve ağırlığı 55-65 g. olan lüfer balığına çinekop denir. 

Ağırlığı 65-75 g. olan ve boyu 15-17 cm arasında ise kaba çinekop,17-20 cm. boyunda olan 75-110 g. olanlara ise sarı kanat denmektedir. Ama esas lüfer için 125-350 g. ağırlığına eriştiğinde ve 20-30 cm. boyunda olursao zaman balık olur ki rakısız gitmez. Daha büyüğüne, yarım kiloyu geçer ki Kofana denir. 

Çinekop:
Lüfer balığının küçüğü (Temnodon altator, Pomatomus saltatrix). Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, hanigiller (Serranidae) familyasından lüferin orta boylu olanlarına verilen özel bir ad. Lüfer balığının orta boylu olanlarına verilen özel bir ad.

Lüfer (Pomatomus saltatrix):
Vücutları uzun, sırt yüzgeçleri iki tane, kuyrukları çatallı, ağızları iri, dişleri sivri ve güçlüdür. Yan çizgi hemen hemen düz olup, pullarla örtülüdür. Yan çizgide pul sayısı 95-100 adettir. Sırt tarafı koyu mavi yeşilimtırak, alt tarafı gümüşi, yanları daha açık renk olan bu balıkların karnı parlak beyazdır. Keskin dişleri vardır. Uzunlukları 110 cm' ye, ağırlıkları 11,5 kg' ye ulaşabilir. Eylül sonu ekim başı gibi Karadeniz' de yumurtlayan balıklar İstanbul boğazından çıkmaya başlarlar.

Lüfer balığının küçükten büyüğe doğru isimleri;
  • Defneyaprağı,
  • Çinekop,
  • Sarıkanat,
  • Lüfer,
  • Kofana,
  • Sırtı kara.

Damak ...

Hanek,
Damak,
Ağzın tavanı, damak.
Fransızca: palais,
İngilizce: palatal, palatine. 
Ağız boşluğunun tavanına damak denir. 
Damak, yumuşak ve sert olmak üzere iki bölümden oluşur. Ağız boşluğunun tavanını sert damak oluşturur. 

Damak kubbesi de denilen bu kısım mukoza ile örtülüdür. Ağız boşluğunda yumuşak damak bulunur ve yapısında kemik yoktur. Tamamen mukoza ve kaslardan oluşur.

Hanek sözcüğünün diğer anlamları; 
Söz, Konuşma,  
Lakırdı, 
Şaka.





Meczup ...

Sapık,
Meczup,
Arapça: meczup.
Tanrı aşkıyla aklını yitirmiş kimse. 

Aklını yitirmiş kimse, deli.
Sapık, 
Meczub,  
Başkasının tesiri ile hareket halinde olan. 
Cezbedilmiş. 
Aklı gitmiş olan. 
Aşk-ı ilahi ile kendinden geçmiş.
Deli. 
Divane. 
Mecnun.
 

Özel tasarımlı logolara verilen ad ...

Doodle,
Doodle olarak nitelendirilen özel tasarımlı logolar, 1999 yılından itibaren Google'nin kurucuları Larry Page ve Sergey Brin tarafından kullanılmaktadır. Google, Doodle uygulamaları ile tüm dünya ülkeleri için önemli kültürel olaylara, önemli gün ve tatillere, önemli tarihi kişilere yer vererek, dikkati çekmiştir. 

Ayrıca internet kullanıcıları Googlo sayfasında yayınlanan bu özel tasarımlı logonun üstüne tıklayarak, o güne, kişiye, konuya ait özel daha ayrıntılı bilgiye erişebiliyorlar. Edward Kasner adındaki Amerikalı matematikçinin yeğeni Milton Sorotta tarafından googol sözcüğü üretilmiştir. 1 ve onun ardından 100 sıfırın gelmesiyle oluşan rakamı belirten matematiksel bir terim olan googol sözcüğünün üzerinde oynanmasıyla ortaya çıkmıştır. Dünyadaki tüm bilgiyi organize etme misyonunu yansıtmak mantığıyla Google kelimesini kullanır. Böylece Google dünyanın en büyük arama motorlarından birisi olmuştur.

Google California' da Stanford Üniversitesinde doktora yapan Larry Page ve Sergey Brin, Google şirketini 1998 yılında kurmuşlar ve geliştirmişlerdir. Şirketin merkez ofisi Kaliforniya’da bulunur. GooglePlex diye tannınır. Dünyada 7,000 kişinin üzerinde çalışanı bulunan şirketin çalışma şartları ile dikkat çekmektedir.

Damar sisteminin doğuştan eksik gelişmesi. ..

Anajioplazi,
Damar sisteminin doğuştan eksik gelişmesi. 
Dolaşım sistemi veya kardiyovasküler sistem kan, kalp ve damarlardan oluşmaktadır.  
Kan, kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar), beyaz kan hücreleri (lökosit), trombosit ve kan plazmasından oluşur. Diğer taraftan kan damarları ise ven (toplardamarlar), arter (atardamarlar), arteriol (büyük atardamarları kılcal damarlara bağlayan küçük atardamar) ve kapiller (kılcal damarlar) oluşur. Bu parçalar damar sistemini oluştururlar. Bu sistemdeki bazı damarlar doğuştan eksik gelişebilir. Bu nedenle oluşan duruma Anajioplazi denir. Sağlık sorunlarına neden olan bu durum doğumdan itibaren mevcut (doğumsal) olan hastalıklardır. Bir diğeri ise doğum sonrası gelişen (edinsel) olan hastalıklardır.

Damar açıcı, aritmi önleyici, nabız yavaşlatıcı bir ilaç.

Amiodaron,
Amiodarone.
Damar açıcı, aritmi önleyici, nabız yavaşlatıcı bir ilaç.
Amiodaron, Resusitasyon (resuscitation), solunumu veya kan dolaşımı durmuş bir kişiye dışarıdan yapılan destekleyici müdahalelerde kullanılan ilaçlar gurubundan olup hız ve ritim kontrolü yapan ilaçtır. 

Hız ve ritim düzenleyici ilaçlar;
Atropin, amiodaron, lidokain, verapamil-diltizem, magnezyum, propafenon, blokerler (metoprolol, atenol, propranolol, esmolol, labetolol), adenozin, Sotalol v.b.

Amiodaron, orjinal ismiyle Amiodarone maddesinin Milli Tıp Kütüphanesi kayıt numarası (CAS No) 1951-25-3 olup, ağırlığı 645.3116 [g/mol], formülü ise C25H29I2NO3 dir. Amiodaron maddesinin hamilelik / gebelik kategorisi D' dir, bu etken madde bulunan ilaçlar ağız ve damara enjekte yollarından biriyle alınır. 

Mesela, Cordarone ilacının etken maddesi Amiodarondir.

Damar sistemiyle ilgili genel hastalıkların ortak adı. ..

Anjeit,
Fransızca Anguite.
Damar sistemiyle ilgili genel hastalıkların ortak adı.
Tıkayıcı trombo-anjeit.
Kalpten pompalanan kanı hücrelere kadar taşıyan damarlara dolaşım sistemi denir. 

Bu sistem, kalp, kan ve damar sisteminden oluşur ve görevi; Taşıma, düzenleme ve savunma sistemleri ile ilgilidir. Dolaşım sistemi kalp ve damarların oluşturduğu bir sistemdir. Bu sistemde kalp merkezde yerleşmiş olup, damarlar kalpten çıkıp, kalbe tekrar geri dönen kapalı bir boru sistemini oluşturmaktadır. Dolaşım sisteminin temel fonksiyonu kanın damar sistemi içinde belli bir basınç altında dolaşmasını sağlamaktır. Bu sistem içerisinde sindirilen besinleri, akciğerlerden alınan oksijeni hücrelere taşır. Ayrıca artık ürünleri ve karbondioksiti hücrelerden alarak, boşaltım organlarına götürür. Vücudun bütün parçalarındaki daha aktif dokularda üretilen ısıyı yaymak, vücut ısısını dengede tutmak ve ayarlamak aynı zamanda üretilen hormonları ilgili organlara taşır. Ayrıca asit, baz dengesini sağlayarak düzenleme yapar. Bağışıklık olayları ile savunma mekanizmasında görev alır.

Yahudi mutfağına özgü, kuzu etiyle yapılan bir yemek ...

Kodrero,
Yahudi mutfağına özgü, kuzu etiyle yapılan bir yemek.
Yahudi lisanında Kodrero kuzu demektir. Kuzu etiyle yapılan yemeklere Kodrero denmektedir.
Yahudi mutfağına özgü bir marmelat, Haroset.
İspanyolca Kuzu Tencere Yağı (Caldereta de Cordero).

Palamut balığının küçüğü ...

Gaco,
Vanoz,
Palamut balığının küçüğü.
Torik yavrusu.
Bonito, Atlantic Bonito, 
Bone jack (USA),
Palamida (Yunanca),
Pelamide (Alm., Rom.).

Palamut balığının iri bir türü.
Torik,
Piçuta,
Altıparmak,
Zindandelen,
Kestane,
Büyüklüğüne göre çeşitli isimler ile anılır:
0--10 cm. Vanoz-Gaco, Palamut vonozu,
10-25 cm. Çingene palamudu,
22-28 cm. Kestane palamudu,
28-35 cm. Palamut,
35-40 cm. Zindandelen,
40-45 cm. Torik ,
45-55 cm. Sivri ,

Palamut balığı

Çikolata ile yapılan bir tür tatlı ...

Sup,
(Fr. soupe).
Supangle, 
Sofra kremi,
Çikolata ile yapılan bir çeşit tatlı, supangle.
Supangle (Soupe Anglaise),

Malzemeler:
4 su bardağı süt,
2 yemek kaşığı nişasta,
1 yemek kaşığı un,
2 yemek kaşığı kakao,
1 su bardağından 2 parmak eksik toz şeker,
1 paket vanilya,
1 paket bitter çikolata,
1 yumurta,
Antep fıstığı, Hindistan cevizi

Tatlının yapılışı;
Yumurta ve sütün içine kakao, nişasta, un, vanilya ve toz şeker katılarak iyice çırpılır. Mikserle olur. Karışım ateş üstüne alınarak karıştırılmaya devam edilir. Karışımın içine  kaynamaya yakın rendelenmiş bitter çikolata katılarak karıştırmaya devam edilir.  Pütürlü ya da sulu bir kıvamda olmayacak. 

Çikolatalar eriyene kadar karıştıralım. Hatta arada hızlı karıştırmak homojen olmasını sağlar. Karıştırılan karışımın üstünde göz göz  gözenekler oluştuğu zaman tencere ateşten alınır.  Soğumaya bırakılır. Biraz ılıyınca birer kişilik porsiyonlar olacak şekilde kaselere-kablara alınır. Üzerine dövülmüş antep fıstığı ve/veya hindistan çevizi ile süslenebilir.

Bal koymaya yarayan küçük tekne ...

Laza,
Şaful,
Bal konulan ufak tekne.
Halk dilinde,  
Bal koymaya yarayan küçük tekne.
Bal konulan tulum, bal tulumu.
Miseb, 

Ordu' nun bir ilçesi ...

Fatsa,
Karadeniz Bölgesi'nin Doğu ve Orta Karadeniz bölümünde yer alan, deniz kıyısında bir ilimiz olan Ordu' nun bir ilçesidir. Ordu' nun Merkez ve 18 ilçesi vardır. Fatsa;
Göreği manastırı, Cıngırt Kaya, Kız kulesi, Lady Gaga' nın görmediği  Gaga gölü ve Çınarları ile meşhur bu ilçe deniz kıyısı, ovası ve hemen ardından yükselen canik dağlarının uzantısı dağlardan meydana gelir. 

Başlıca akarsuyu Bolaman Çayıdır. Bu akarsuyun getirdiği alüvyonlu topraklar, eskiden çok girintili olan koyu doldurarak Fatsa Ovasını meydana getirmiştir. 

Ordu'nun  kazaları şunlardır;
Akkuş, Aybastı,
Çamaş, Çatalpınar, Çaybaşı,
Fatsa,
Gölköy, Gülyalı, Gürgentepe,
İkizce,
Kabadüz, Kabataş, Korgan, Kumru,
Mesudiye,
Perşembe,  
Ordu Merkez,
Ulubey,
Ünye,



Saz ya da kamıştan örülmüş büyük sepet ...

Kazevi, 
(Arapça)
Zenbil,
Zembil,
Sepet, (Farsça seped).
Saz ya da kamıştan örülmüş büyük sepet.
Saz, kamış veya ince dallardan örülerek yapılan, genellikle sapı olan, yiyecek ve eşya taşımak için kullanılan kap.

İçine öteberi konulup elde taşımaya mahsus, sazdan örülmüş ve üst tarafında yine sazdan kulpları olan, ağzı geniş kap.
Öteberi taşımakta, koymakta kullanılan örme, yassı sepet, meyve sepeti.

Ağzı geniş, basık sepet.

Zembil, 
Hasırdan örülmüş saplı torba.
Kaşık, çatal vb. konulan bir çeşit kap.
Ağzı geniş, basık sepet.
Öteberi taşımakta, koymakta kullanılan örme, yassı sepet, meyve sepeti.
Sırtta taşınan kıl torba. 
Pazar çantası. 
Küfe.
Büyük harman kalburu, gözer.

Erden çavuşa kadar olan askerlere verilen ad ...

Erat,
Er, onbaşı ve çavuşlara verilen genel ad. 
Erler.

Orduda görev yapan erden generale kadar herkese Asker denir. Bu askerlerden er, onbaşı, ve çavuşlara genel olarak erat denir. Rütbesiz asker, er, leşker, nefer içinde kullanılan bu kelime askeri bir terimdir.

İhtişam, gösteriş, şan ...

Darat, 
Farsça: darat.
Debdebe,
İhtişam,
Büyüklük. 
Görkem.
Gösteriş, 
Tantana,
Çalım,
Şan,
Ün,
Şanlı görünüş.

İçine yumurta konan uzun sandık ...

Tabut,
İçine yumurta konan uzun sandık.
Yumurta sandığı.

Tevabit,
Sandık.
Su kovası.

Tabut kelimesinin diğer anlamı;
Sal,
Tabut,
Sandık,
Arapça: sal.
İngilizce: Coffin, bier.
Fransızca: Cercueil,
Almanca: Sarg.
Arapça: meyyit, ölü.
Ölü nakline mahsus sandık. 

Mezarların baş ve ayak ucuna diklemesine yerleştirilen, yazı ve çiçek motifleriyle süslü taş ...

Şahide,
Mezar taşı.
Maşat,
Hece Taşı,
Mezarda yatanın kim olduğuna şehadet eden manasına Şahide denir.
Mezara dikine dikilen ve üzerinde yazı ve çiçek motifi bulunan baş ve ayak taşları. 
Mezarların baş ve ayak ucuna diklemesine yerleştirilen, yazı ve çiçek motifleriyle süslü taş.
Gömülen kişiye ait kimlik bilgileri, dua vb. yazıları kazınmış olarak üzerinde bulunduran ve mezarın baş ucuna dikilen taş. 
Mezarların  baş ve ayak kısımlarında blok taşlardan oluşan işlenmiş, yontulmuş hatta süslenmiş taşlar dikilir. Bu mezar taşlarına şahide denir. 

Hatta bu şahidelerin baş kısmındakilere süsleme başlık yapılır ki buna da Serpuş denir.
Mezar taşları kadın ve erkek olmak üzere iki gruptur. Erkek mezar taşları serpuş denilen başlık süsü ile kadınlara ait mezar taşları ise bitki (gül, lale, karanfil, sümbül, menekşe ve dal) veya geometrik motif ile belirlenmiştir. 

Kadın mezar taşları daha çok başlıksızdır. Her bir bitki motifinin bir anlamı vardır. Mesela karanfil, hüznü, menekşe tevazuu ifade ediyor. Mezar taşında mevtanın kimlik bilgilerinin yazıldığı kısma kitabe denir.  Ayrıca mezar taşında doğum ve ölüm tarihleri ile dua veya fatiha bölümlerinin olduğu yazılar yazılır.

Şahide; Dilber, Güzel demektir.

28 Ocak' ta başlayan bir fırtına ...

Ayandon, 
(Rumca).
28 - 29 ocak Ayandon Fırtınası ( 2 Gün )
Yirmisekiz ocakta başlayan bir fırtına.
28 Ocak' ta başlayan bir fırtına .
Şubat sonlarındaki fırtınalara 'Ayandon fırtınası' adı verilir.

Fırtınalar Takvimi;
08 Ocak - Zemheri Fırtınası (07)
14 Ocak - Karakancalos
28 Ocak - Ayandon (30)
31 Ocak - Balık
01 Şubat - Hamsin
20 Şubat - 1. Cemre Havaya
27 Şubat - 2. Cemre Suya
06 Mart - 3. Cemre Toprağa

11 Mart - Kocakarı soğukları (Bardül'acz)

12 Mart - Hüsun(Husüm)

23 Mart - Kozkavuran

26 Mart - Çaylak
26 Mart - Gün dönümü fırtınası
30 Mart - 3 dokuzlar, 2.

08 Nisan - Kırlangıç fırtınası
09 Nisan - 3 dokuzlar, 3.
11 Nisan - Fırtına (Leyleklerin gelmesi)

16 Nisan - Kuğu fırtınası

21 Nisan - Sitteisevir, sitte-i sevir
04 Mayıs - Çiçek fırtınası
07 Mayıs - Fırtına (Doğu rüzgarları)
11 Mayıs -
Mevsimsiz soğuklar (3 gün)

17 Mayıs -
Filizkıran fırtınası
19 Mayıs -
Kokulya fırtınası (2 gün)
21 Mayıs -
Ülker fırtınası
30 Mayıs -
Kabak, Çabak meltemi (2 gün)
31 Mayıs - Bevarih Rüzgarları
03 Haziran - Filiz koparan fırtınası (3 gün)
10 Haziran -
Ülker doğumu fırtınası (3 gün)
22 Haziran -
Gün dönümü fırtınası
27 Haziran - Kızıl erik fırtınası (2 gün)
01 Temmuz - Yaprak fırtınası
03 Temmuz - Sam yelleri
11 Temmuz - Çark dönümü fırtınası(09)
18 Temmuz - Sıcakların Artması
20 Temmuz -
Gün dönümü fırtınası
30 Temmuz - K
ara erik fırtınası
03 Ağustos -
Doğumgünü fırtınası (marmara bölgesi'nde).
19 Ağustos - Fırtına (leyleklerin dönüşü)

31 Ağustos - M
ercan-Mircan- Mihrican Fırtınası
07 Eylül - Bıldırcın geçimi fırtınası
13 Eylül -
Çaylak fırtınası [mükerrer]
28 Eylül -
Kestane karası fırtınası
30 Eylül - T
urna geçimi fırtınası
03 Ekim -
Kuş geçimi fırtınası
04 Ekim -
Koç katımı fırtınası
09 Ekim -
Yaprak dökümü fırtınası

14 Ekim - Meryemana fırtınası
17 Ekim - Kırlangıç Fırtınası
18 Ekim - Kozkavuran fırtınası
21 Ekim -
Bağ bozumu fırtınası
28 Ekim -
Balık fırtınası
02 Kasım -
Kuş geçimi fırtınası
07 Kasım - Kasım fırtınası

12 Kasım - Lodos fırtınası

17 Kasım -
Koç katımı fırtınası
24 Kasım - Güney rüzgarları

02 Aralık - Ülker dönümü fırtınası

06 Aralık - Kuzey rüzgarları

07 Aralık - Zemherinin Fırtınası
09 Aralık -
Karakış fırtınası (2 gün)
21 Aralık -
Gün dönümü fırtınası.

Balina kusmuğu ...

Esmer Amber,
(Ambergris),
Amber balığının bağırsaklarından çıkarılan amber.
Balina kusmuğu olan esmeramber (ambergris) parfüm yapımın kullanılan önemli bir maddedir. Bazı doğu ülkelerinde baharat olarak kullanılır.

İlk önce çok pis kokan bu maddenin ekonomik değeri de oldukça yüksektir. Balinaların, sindirime yardımcı olması için salgıladıkları bu madde, dışarı atıldıktan yaklaşık 10 yıl içinde tuzlu su ve güneş tesiriyle değişime uğrar. Güzel bir kokuya sahip hale gelir. Parfüm yapımında kullanılan ve çok değerli olan ürün, bilim adamları tarafından "yüzen altın" olarak tanımlanıyor.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ