Maskeli balolarda giyilen kukuletalı uzun giysi.

Domino,

Fransızca: domino,
İtalyanca: domino,
Latince: dominus papaz, beyefendi.
Maskeli manto. 
Maskeli balolarda giyilen, önü açık, kukuletalı, geniş uzun elbise.
Maskeli balolarda giyilen kukuletalı uzun giysi.
Asıl anlamı papaz giysisi olan kelimenin kökeni Latinceye dayanır. 
Maskeli balo cüppesi.

Domino oyunu:
Domino taşı.
Pul,
Kart,
Yirmi sekiz taşla oynanan bir oyun.
Üzerlerinde altıya kadar olan sayıları gösterecek şekilde noktalar bulunan dikdörtgen biçimindeki 28 yassı taşla oynanan bir masa oyunu. Taşlar fil dişi, maden (orjinali sarı pirinç) ve tahtadan olabilir. Her taşın bir yüzü enlemesine çizgiyle ikiye ayrılmıştır. Üzerine sayılar tıpkı zarda olduğu gibi, boş kareyle belirtilen 0-0 'dan 6-6 'ya kadar noktalarla işaretlenmiştir.

Büyük bez veya deri torba...

Cak,
Bulgaristan' da halk ağzında kullanılan sözcük.
Tuluk,
Büyük bez veya deri torba, tuluk.

Yörelerimizde halk dilinde cak sözcüğünün başka anlamları:
Lavabo, banyo.
Aşık kemiğinin çukur tarafı.
Yırtık, yarık. 
Cağ,

Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol...

Etiket,
Farsça, etiket.
Fransızca: étiquette, vignette.
İngilizce: label, tag.
Protokol,
Teşrifat,
Arapça: teşrifat,
Yafta.
Damgalama,
Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol, teşrifat.
Topluluk içinde saygıya ve sıraya dayanan kalıplaşmış nezaket kuralları, teşrifat, protokol.
Resmi gün ve toplantılarda uyulması gereken adet ve usuller, resmi gelenekler, protokol.

Etiket sözcüğünün başka anlamları:
Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb. şeylerin kime ait olduğunu belirtmek için üzerlerine konulan küçük kağıt.
Kimlik.
Yafta.

Patent...

Berat,
Patent,
Fransızca: patente.
İngilizce: patent.
Buluş belgesi.
Bir buluşun veya o buluşun kullanma hakkının bir kimseye ait olduğunu gösteren belge.
Belirli şartları sağlayan buluşlar için verilen ve ilgili kamu kurumunca resmi sicile kaydedilerek korunan mülkiyet hakkı.
Bir buluşun veya o buluşu uygulama alanında kullanma hakkının bir kimseye ait olduğunu gösteren belge.
Ürün veya buluş sahibine icat ettiği ürünün satışı, pazarlanması, çoğaltılması veya bir benzerinin üretilmesi gibi alanlarda ayrıcalıklar tanınan resmî bir belge ya da unvan.

Patent sözcüğünün başka anlamları:
Uyrukluk belgesi.
Uyruğunu belirten belge.
Gemilere ayrıldıkları limanın sağlık durumu için verilen belge.
Bir durum veya bir işi yalnızca kendi yetkisi altında görme.
Yıllık gelir vergisi.
Açık, kapanmamış.
Açık olan, tıkalı veya kapalı olmayan.
Belirgin, açıkça görülen.

Badem sübyesi...

Somata,

Supya,
Pontus Rumcası: somata.
İngilizce: emulsion.
Emülsiyon.
Badem sübyesi.
Bademden yapılan şerbet.
Acıbadem şerbeti.
Girit içeceği.
Datça Gazozu, Badem gazozu.

Kendine özgü aroması ve lezzeti ile hem sıcak hem de soğuk tüketilebiliyor. Bu nedenle, her mevsim tercih edebileceğiniz bir şerbet.
Badem içi, kavun çekirdeği vb.’nden yapılan boza koyuluğundaki şerbete de sübye adı verilir.
Ege Bölgesi'nde kış ve yaz kullanılır. Aydın' da 
Somata içeceğine sıvı tarçın ilave edilerek tüketildiğinde çok daha lezzetli olduğu söyleniyor. Somata genellikle tarçınla çok tüketiliyor. İçine tarçın koyduğunuzda bu karışımın adı İstanbul olarak anılıyor. 
Bademi ile meşhur Datça' da ise gazoz olarak tüketilmektedir.

Sübye, sözcüğünün başka anlamları:
Mürekkep balığı.
Badem içi, ezilmiş sarımsak, kavun çekirdeği vb.nden yapılan boza koyuluğunda sıvı.
Ayağın altından geçen, tozluğa veya pantolon paçalarına bağlanan deriden, kumaş vb. nden şerit.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ