Ege bölgesinin en büyük gölü ...

Bafa,
Bafa gölü,
Çamiçi Gölü,
Eskiden Vafi denizi olarak bilinen Bafa gölüne  Çamiçi Gölü de denir. Ege bölgesinin en büyük, sığ ve tatlı su gölüdür. Türkiye'nin önemli kuş cennetlerinden birisidir. Bafa Gölünde balık ve kerevit avlanır. Ege Bölgesinde doğal göller azdır. Bafa gölü Balat ovasına bakan batı kıyısı, sonbahar ve ilkbaharda göçmen kuşlarının üreme merkezidir. Bafa gölü Büyük Menderes ağzı yakınlarında oluşmuş alüvyon set oluşumlu bir göldür. Bafa gölünde Bizans döneminden kalan manastır harabelerinin  bulunduğu 5 adet  ada bulunuyor. Ayrıca bu bölgede Gediz Vadisi kenarında Marmara Gölü bulunur. Gediz üzerindeki Demirköprü ve Büyük Menderes üzerindeki Adıgüzel, kollarından Akçay üzerindeki Kemer baraj gölleri bölgedeki önemli yapay göllerdir.

Ege Bölgesinin Başlıca Gölleri:
Bafa Gölü
Marmara Gölü
Işıklı Gölü
Simav Gölü
Serçin Gölü
Azap Gölü
Kemer Baraj Gölü(Akçay).
Adıgüzel Baraj Gölü (Büyük Menderes),
Demirköprü Baraj gölü (Gediz).

Halk arasında Karayemiş' e verilen ad ...

Tahnal,
Taflan,
Tanal,
Tçkoo,
Karayemiş.
Laz kirazı,
Laz üzümü, Laz yemişi,
Gürcü kirazı.

Gülgiller familyasından bir ağaçtır. Türkiye'de Samsun, Ordu, Giresun, Rize, Artvin ve Trabzon yörelerinde dağlık bölgelerde doğal olarak yetişir. Rutubetli ve gölgeli yerlerde yetişir. Küçük beyaz renkli çiçekler açar. Ağaçları 5–15 m boyunda, yaprak dökmeyen bir türdür. Karayemiş'in bünyesinde Potasyum, Sodyum, Magnezyum, Kalsiyum, Bakır, Çinko, Demir ve Mangan bulunur. Antioksidan içeren taze meyveleri iştahla yenir. 

Daha ziyade şeker hastaları tarafından tüketilen karayemişin diğer faydaları da şunlardır; 
  • Kanser tedavisinde etkili olduğu belirlenmiş.
  • Şeker hastaları için insülin görevi görür. 
  • Üreme hormonlarını geliştirir. 
  • Sindirimi düzenler, 
  • Demir eksikliğini giderir. 
  • Prostat problemlerini önler.
  • Karayemiş idrar söktürücü ve taş düşürücü etkisi vardır. 
  • Gıdalara koku vermek için şeker, tanen, kalsiyum, oksalat ihtiva eden yaprakları kullanılır.
  • Taze yapraklarından elde edilen suyu, karın ağrılarını ve bulantıyı önler, öksürüğü azaltır ve giderir. Ama yapraklarından elde edilen suyu fazla alınırsa, zehirlenme yapar.

Manolya, defne, nilüfer gibi 3000 kadar türü kapsayan iki çenetli bitkiler takımı ...

Ranales,
Manolya, defne, nilüfer gibi 3000 kadar türü kapsayan iki çenetli bitkiler takımına denir.
Ranales,  Dicotyledons sisteminin eskimiş bir taksonu olup Ranunculus Ranunculaceae ile temsil edilmiştir. Belirli bir kategoriye girebilecek derecede ayırt edici farklılıklara sahip olan cins, tür, alt tür vs. gruplara takson denir. 

Ranales, Ranunculaceae familyalarını içerir. Bu familya otlar, çalılar ve ağaçlardan oluşan geniş bir düzendir. Genel olarak spiral olarak düzenlenmiştir. 

Ünlü Amerikalı botanikçi Charles Edwin Bessey (21 May 1845 – 25 February 1915) tarafından filogenetik sistem tanımlanmıştır. Sistemde kaktüs ağacı biçiminde oluşturulan filogenetik sistemin en altında Ranales yer alır. Mevcut APG sistemi, Eudicot kümesinde Ranunculales'i yedi aileyle kullanmaktadır. Bessey’in genel olarak ortaya koyduğu prensiplere göre; evrim sadece pozitif yönde olmaz, negatif yönde de olabilecektir. Homojen yapıların heterojen yapılara göre daha ilkel olduğunu bitkinin tüm organlarının aynı sürede evrimleşlemeyeceğini ve bitkiler arasında gerçekleşen ilişkilerde genetik hatların aşağılara doğru gidildikçe değişebileceğini belirtmiştir. İzokinolin (Alkaloidler) Ranales'in ailelerinde bulunur.

Ege bölgesine özgü, üstüne bamya, pekmez ya da bal konularak yenen bir hamur işi ...

Bacana,
Ege bölgesine özgü, üstüne bamya, pekmez ya da bal konularak yenen bir hamur işi yemeği.
Malzemeler:
500 gr. Bamya
2 parça tavuk budu veya tavuk gögsü, kemiksiz et
1 adet kuru soğan
3-4 adet domates

1 kahve fincanı zeytinyağı.
1 limon suyu, koruk suyu.
Zeytinyağı,
Tuz, karabiber,
Maydanoz.

Bacana malzemesi:
4 yemek kaşığı mısır unu
2 yemek kaşığı buğday unu
2 yemek kaşığı tepeleme tereyağı
5 su bardağı tavuk suyu veya normal su
1 tatlı kaşığı kırmızı pul biber,
Tuz, karabiber.

Yapılışı:
Bamyaları yıkayın, süzülen bamyaların tepelerini külah şeklinde soyun ve yarım limon suyu veya varsa koruk suyu koyduğunuz bir kabın içine ayıklayın. Bir tencereye yemeklik doğranmış kuru soğanı (küp küp doğranmış) ve zeytinyağını koyun. Soğanlar hafif ölene kadar kavurun. Kuşbaşı doğranmış ve yıkanmış tavuk etlerini de ekleyin. Tavuk etinin rengi beyazlaşana kadar kavurun. Bamyaları, limon suyunu ve rendelenmiş domatesleri ekleyin. Tuzunu ayarlayın. Üzerini örtecek kadar sıcak su ekleyin. Tavuk etleri ve bamyalar pişene kadar orta hararetli ateşte pişirin.

Bacana için başka bir tencereye mısır unu ve buğday ununu koyun ve hafif kokusu çıkana kadar kavurun. Tereyağını ekleyin ve 3-4 dakika daha kavurun. Tavuk suyunu azar azar ekleyip topaklaşmanın önlenmesi için sürekli tel çıpıcı ile karıştırın. Koyulaşıncaya kadar pişirin. Tuz ve kırmızı pul biberi ekleyin ve ateşten alın. Derince bir servis kabına harcı boşaltın ve soğumasını bekleyin. İşte bacana hazır. Soğuyan bacananın ortası çukur olacak şekilde açılırak kenarlara doğru toparlayın. Bacana üzerine bamya, pekmez ya da bal konularak yenir. Biz hazırladığımız sıcak bamyayı ortasına koyarak hazırlayacağız. Üzerine maydanoz ilave ederek servis yapın.

Diyotlu aydınlatma yönteminin kısa yazılışı...

LED,
(Light Emitting Diode),
Işık Yayan Diyot,
Diyotlu aydınlatma yönteminin kısa yazılışı..
LED, yarı iletken, diyot temelli, ışık yayan bir elektronik devre elemanıdır. 
1907 yılında İngiliz deneyci  H. J. Round, Laboratuvarlarında elektrolüminans etkisini keşfetmiş. 1920 yılında Rus Oleg Vladimirovich Losev adlı bir radyo teknisyeni ilk LED'i bulmuş. 1962 yılında pratik kullanım için General Electric Company firmasından Nick Holonyak Jr. LED 'in babası olarak bilinir. 

1968 yılında Monsanto Corporation firmasınca düzenli led (kırmızı led) üretimi yapılmış. LED, geleneksel ışık kaynaklarına göre, uzun ömrü (100.000 saat gibi), küçük boyutu, düşük enerji tüketimi, sağlamlığı ve hızlı açılıp kapanabilmesi gibi gibi avantajları vardır ama biraz pahalıdır. Önemli bir özelliği de çabuk ısınmamasıdır.  Bilindiği üzere Kırmızı LED 2,20 Volt, Yeşil LED 3,30 Volt, Mavi ve Beyaz LED 3,40 Volt gerilimle çalışır.

LED'ler, televizyon kumandasında, futbol sahalarındaki dev ekranlarda, cep telefonlarında, kol saatlerinde, otomobillerde, bahçe, yol, mekan aydınlatmalarında, reklam panolarında, trafik işaretlerinde, bilgisayarlarda, fotoğraf makinalarında ve daha pek çok alanda kullanılmaktadır. Kullanım amaçlarına göre LED’ler plastik ve metalik kılıf içinde tasarlanabilir. LED' ler yaydıkları ışığın spektrumuna ve dalga boyuna sınıflandırılır. 

Görünen ışık veren LED’ler; Kızıl ötesi (IR ya da Infrared ışınlar, dalganın boyu görünen ışığa göre daha uzun) ışık veren LED’ler ve Morötesi (Ultraviyole UV tip, dalgaların boyu 100 ile 400 nm arasında) ışık veren LED'ler olarak sınıflandırılmıştır.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ