Yesari,
Sola ait.
Sol ile alakalı.
Sağ eli yerine sol elini kullanan.
Solak,
Genellikle sol elini kullanan kimse.
Sola ait.
Sol ile alakalı.
Sağ eli yerine sol elini kullanan.
Solak,
Genellikle sol elini kullanan kimse.
Diyalektlerde solak yerine solakay biçimi yaygın olarak kullanılır.
Solak kelimesinin diğer anlamları;
Yeniçeri Ocağının, padişahın gözeticiliğini yapan asker sınıfı.
Eski Osmanlı devrinde padişahın özlük muhafızı olan yeniçeri.
Yeniçeri Ocağının, padişahın gözeticiliğini yapan asker sınıfı.
Eski Osmanlı devrinde padişahın özlük muhafızı olan yeniçeri.
Araba teknesini tekerlek bölümüne tutturan kalın, demir çivi.
Çiftçilikte kırım makinesinin bıçağını döndüren düzen.
Meyve düşürmek için ağaca atılan sopa.
Kullanışlı olmayan, ters gelen.
Hep bir yana koşulan hayvan.
Hep bir yana koşulan hayvan.
İnatçı, ters (kişi ya da hayvan)
Ağıl.
Beceriksiz.
Dengesiz.
Ağıl.
Beceriksiz.
Dengesiz.
Aşık kemiği.