Yalman,
Eğik.
Eğinik, mail.
Dik, sarp.
Halk ağzında Sarp, dik.
Sarp, dik arazi.
Sarp ve dik yer, yalım.
Kesici ve batıcı araçların kesen veya batan bölümü.
Bıçak, kılıç vb. kesici aletlerin kesen ve batan kısmı, ağzı veya ucu.
Kılıcın, kamanın, bıçağın, mızrağın, süngünün ağzı veya ucu.
Mızrak, kılıç ucu.
Eğik.
Eğinik, mail.
Dik, sarp.
Halk ağzında Sarp, dik.
Sarp, dik arazi.
Sarp ve dik yer, yalım.
Kesici ve batıcı araçların kesen veya batan bölümü.
Bıçak, kılıç vb. kesici aletlerin kesen ve batan kısmı, ağzı veya ucu.
Kılıcın, kamanın, bıçağın, mızrağın, süngünün ağzı veya ucu.
Mızrak, kılıç ucu.
Yalman; yalım, yalçın sözcüğünden türetilmiştir.
Yalman kelimesinin diğer anlamları;
Eğri, yanlamasına (kesme, hipetenüs, kestirme).
Bulgur döğülürken kullanılan tahta karıştırıcı.
Ağaç parçası.
Ufalanmaya elverişli, kaypak, yumuşak.
Düzgün, parlak, yassı taş.
Mızrak ucu.
Eğri, yanlamasına (kesme, hipetenüs, kestirme).
Bulgur döğülürken kullanılan tahta karıştırıcı.
Ağaç parçası.
Ufalanmaya elverişli, kaypak, yumuşak.
Düzgün, parlak, yassı taş.
Mızrak ucu.