Kanış,
Kanma işi.
Kanma, inanma.
Kanı, kanaat.
Aldanış, kanma.
İnanç,
Düşünce,Doyum,
Yetinme,
Kanış, kanı, inanç, düşünce.
Elindekinden hoşnut olma durumu, kanıklık, yeter bulma, yetinme, fazlasını istememe, doyum.
Elindekinden hoşnut olma durumu, kanıklık, yeter bulma, yetinme, fazlasını istememe, doyum.
Kanış kelimesinin diğer alamları;
Elle ağ örmekte kullanılan silindir biçiminde odundan yapılmış bir araç.
Bireyin belli bir konudaki süreğen ya da kalıcı düşünce, yargı ve değerlendirmelerinin toplu ürünü.
Bireyin belli bir konudaki süreğen ya da kalıcı düşünce, yargı ve değerlendirmelerinin toplu ürünü.
Köşe.
Görüş, tutum.
Cam ya da toprak sürahi.
