Mereseci,
Verese,
Arapça: verese.
Mirasçılar.
Varisler,
Kalıtçılar,
Miras alanlar.
Varisler,
Kalıtçılar,
Miras alanlar.
Mirasçı, varis.
Mirasçı' nın çoğul durumu.
Mereseci : Mirasçı.
Mirasçı' nın çoğul durumu.
Mereseci : Mirasçı.
Başkasının iyi veya kötü yönlerini aynı biçimde ortaya koyan.
Miras:
Miras:
Birine, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, tereke. Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey. Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik.
Muris:
Miras bırakan, kalıt bırakan.
Muris:
Miras bırakan, kalıt bırakan.