Yetenek,
İstidat,
Kabiliyet.
Kapasite,
Yaşma,
İngilizce: ability
Fransızca: capacite.
Dışarıdan gelen etkiyi alabilme gücü.
Bir duruma uyma konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç; kapasite.
Bir kimsenin bir şeyi anlama veya yapabilme niteliği; istidat, kabiliyet.
Kişinin kalıtıma dayanan ve öğrenmesini çerçeveleyen sınır.
Öğrenme olmaksızın kişinin anlık ve devim alanlarındaki doğal iş başarma gücü.
Herhangi bir şeyi öğrenmek, bir işi yapmak ve tamamlamak ya da bir duruma başarıyla uymak konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç.
Öğrenilmeden kazanılan ve kişinin ansal yeterlik ya da edim ve eylem konularında iş başarma gücü.
Yetenek sözcüğünün yörelerimizdeki başka anlamları;
Doğal süresinde alınmış üründen sonra, yeniden biten tahıl, ot, meyve vb.
Yeni yetme, taze.
Tutum.
Popüler Yayınlar
-
Acıkara, Göller yöresine bir üzüm cinsi. Sık, yuvarlak ve küçük taneli bir üzümdür. Üzüm Çeşitleri; Acıkara, Adakarası, Akgemre-Algerme (I...
-
Avellino, Güney İtalya'nın Campania bölgesindedir. Avellino eyaletinin başkenti olan bir kasaba ve komündür. Napoli'nin 47 kilometre...
-
Thomas More, (1478-1535 Londra) İngiliz yazar, devlet adamı ve hukukçu. Hümanist bir bilgindir. İngiltere'de bir yargıcı oğlu olarak ...
-
Sirke, Fransızca: Larve, İngilizce: nit s . Bit yumurtası. Bit, tahtakurusu vb. asalak böceklerin yumurtası. Baş bitinin (Pediculus capit...
-
Badar, Falak, Ayıgiller (Ursidae), etçiller (Carnivora) takımına ait bir familya' dandır. Küçük ayılar, Procyonidae familyasındandır. Bü...