Dorsal,
Latin: dorsum.
İngilizce: dorsal,
Fransızca: dorsal,
Almanca: dorsal, rücken,
Bıçağın sırtı.
Kesici araçların kesmeyen kenarı.
İngilizce: dorsal,
Fransızca: dorsal,
Almanca: dorsal, rücken,
Bıçağın sırtı.
Kesici araçların kesmeyen kenarı.
Bıçak, satır vb. aletlerin kesmeyen kenarı.
Sırt kelimesinin diğer anlamları;
Sığır gövde etinin sırt kısmından elde edilen, 3-4 kg ağırlığında, dikdörtgen biçiminde pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
Sırt kelimesinin diğer anlamları;
Sığır gövde etinin sırt kısmından elde edilen, 3-4 kg ağırlığında, dikdörtgen biçiminde pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
Omurgalı veya omurgasız hayvanlarda boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan üst bölüm.
İnsanlarda boyundan bele kadar uzanan üst bölüm.
İnsanlarda boyundan bele kadar uzanan üst bölüm.
Ense ile kuyruk sokumu arasındaki bölüm.
Dikilmiş veya ciltlenmiş kitaplarda dikişin bulunduğu bölüm.
Düveni boyunduruğa bağlayan ucu demirli ağaç.
Dağların veya tepelerin üst bölümü.
Dağların veya tepelerin üst bölümü.
Dağ, tepe vb. yerlerin üst kısmı.
Yamaç üstü.
Dağ sırtı.
Arka, sırt.
Sırt; tepe.
Halk dilinde, elbise.
Giyecek, giysi.
Çamaşır.
Giysi.
