Arapça: sur, şur.
İngilizce: sur
Yuf borusu,
Şofar,
Nefir,
İçi boru gibi boş olan ve üfürülmek suretiyle ses çıkarılan büyük boynuz, nefir.
Aburgu,
Asya Türk kültüründe boynuzdan yapılan borazanlar Aburgu adı verilmektedir.
Boynuzdan yapılan, içi boş borazan.
İslam inancına göre kıyamet gününde dört büyük melekten İsrafil’ in üfleyeceği boru.
Sur sözcüğünün başka anlamları:
Diyarbakır iline bağlı ilçelerden biri Sur' dur.
Düşman hücumlarından korunmak için şehrin etrâfına çekilen yüksek duvar, kale duvarı.
Kale duvarı.
Düğün, şölen.
Uğur, alınyazısı.
Yüz, çehre.
Kırmızı, al.
Herbir lifte iki renk modeli bulunan lif rengi.
Sivas yöresinde çeşitli hayvan boynuzları işleme tabi tutularak başta tarak olmak üzere çeşitli hediyelik eşyalar üretilmektedir.
Şofar,
Nefir,
İçi boru gibi boş olan ve üfürülmek suretiyle ses çıkarılan büyük boynuz, nefir.
Aburgu,
Asya Türk kültüründe boynuzdan yapılan borazanlar Aburgu adı verilmektedir.
Boynuzdan yapılan, içi boş borazan.
İslam inancına göre kıyamet gününde dört büyük melekten İsrafil’ in üfleyeceği boru.
Sur sözcüğünün başka anlamları:
Diyarbakır iline bağlı ilçelerden biri Sur' dur.
Düşman hücumlarından korunmak için şehrin etrâfına çekilen yüksek duvar, kale duvarı.
Kale duvarı.
Düğün, şölen.
Uğur, alınyazısı.
Yüz, çehre.
Kırmızı, al.
Herbir lifte iki renk modeli bulunan lif rengi.
Ağacın dış kabuğu ile gövdesi arasındaki ince zar.
Ette ince yağ katmanı.
Yumurtanın zarı.
İnce zar.
Yumurtanın zarı.
İnce zar.
Sıra.
Sivas yöresinde çeşitli hayvan boynuzları işleme tabi tutularak başta tarak olmak üzere çeşitli hediyelik eşyalar üretilmektedir.
