Ermiş,
Evliya,
Veli.
Aziz,
Derviş.
Allaha ermiş kimse.
İngilizce: Saint, a mystic; dervish.
İngilizce: Saint, a mystic; dervish.
Dini inançlara göre kendisinde olağanüstü manevi güç bulunan kişi, eren, evliya, veli.
Ermiş olma durumu, evliyalık, velîlik, velayet, azizlik.
Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse.
Benliğinden sıyrılmış, öz varlığından geçmiş, kendini Tanrı' ya adamış, ermiş, evliya, veli.
Eren sözcüğünün başka anlamları:
Yetişen.
Ermiş olma durumu, evliyalık, velîlik, velayet, azizlik.
Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse.
Benliğinden sıyrılmış, öz varlığından geçmiş, kendini Tanrı' ya adamış, ermiş, evliya, veli.
Eren sözcüğünün başka anlamları:
Yetişen.
Erkek.
Sevinmek, sürur.
Fethiye ilçesinde, kayak merkezi olan bir dağ.
Kahraman, bahadır, babayiğit.
Erler, yiğitler, kahramanlar.
Fethiye ilçesinde, kayak merkezi olan bir dağ.
Kahraman, bahadır, babayiğit.
Erler, yiğitler, kahramanlar.
Rical, tecrübeli, akıllı kimseler.
İrin (Tatarca).
İrin (Tatarca).
Kızılcık.
Amaç, erek.
Dirlik, erinç.
Dost.
Dirlik, erinç.
Dost.
Hayırlı çocuk.
Ölü çıkan eve komşuları tarafından götürülen yemek.
Ölü çıkan eve getirilen yemek.
Ölü çıkan eve komşuları tarafından götürülen yemek.
Ölü çıkan eve getirilen yemek.
