Kavuşmak, ulaşmak, vuslat.
Ulaşma.
Arapça: sila, sıla.
Arapça ulaşmak anlamındaki vasl sözcüğünden türetilmiştir.
Bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşma.
Gurbetteki bir kimse için doğup büyüdüğü ve özlediği yer.
Memleket.
Bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşma.
Gurbetteki bir kimse için doğup büyüdüğü ve özlediği yer.
Memleket.
Okşamak.
Sıvazlamak.
Sıvazlamak.
Yurtsama, yurt özlemi.
Doğup büyüdüğü ve özlediği yer.
Doğup büyüdüğü ve özlediği yer.
Doğduğu yeri, hısım akrabayı gidip görme.
Gurbetten memleketine dönerek yerine yurduna kavuşan kimse.
Gurbetteki bir kimse için doğup büyüdüğü ve özlediği yer.
Gurbetteki bir kimse için doğup büyüdüğü ve özlediği yer.
Aile ocağı, hısım akraba veya doğup büyüdüğü yerler, vatan, memleket.
Memleketinden ayrılıp gurbete çıkan kimse.
Bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşma.
Bir süre uzak kaldığı memleketine, vatanına ve yakınlarına ulaşma, kavuşma, doğup büyüdüğü yerleri ve yakınlarını ziyaret etme.
Bir süre uzak kaldığı memleketine, vatanına ve yakınlarına ulaşma, kavuşma, doğup büyüdüğü yerleri ve yakınlarını ziyaret etme.
Sıla sözcüğünün halk arasında başka anlamları;
Kebap,
Bahşiş, hediye.
Bağış, hediye, ihsan.
Isınmak için yakılan ateş.
Şairlere methiye ve kasideleri karşılığında verilen bahşiş, mükafat, caize.
Şairlere methiye ve kasideleri karşılığında verilen bahşiş, mükafat, caize.
