Derin üzüntü veya acı, sıkıntı...

Kahır,
Keder,
Üzüntü.
Sıkıntı.
Büyük acı.
Eski dilde kahr.
Arapça kahr, kahır (ﻗﻬﺮ).
İnsanın içine işleyen derin üzüntü, sıkıntı, keder.
Derin üzüntü veya acı, sıkıntı.
Çok üzülme.
Çok kederlenme, çok üzüntü duyma.
Fazlaca üzüntü. 
Keder içine işleme.

Kahır kelimesinin başka anlamları:
Ezme. 
Güç.
Mahvetme.
Mahvetme, Zorlama. 
Mahvetme, helak etme.
Zorlama, Cebir.
Zorla bir iş yaptırma.
Zorlama, mahvetme, ezme.
Yok etme, ezme, perişan etme, mahvetme.
Galip gelip ezme, perişan etme, mahv ve helak etme. 
Zorla iş yaptırma, zorlama, baskı, cebir, icbar.
Üstün gelerek mahvetme, batırma, ezme.
Zorla bir iş gördürme.

Yaşlı, ihtiyar kişi.
Yaşlı at.
Yaşlı deve.

Kahr: oğlak
Kahr; lütfun zıddıdır.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ