Belirti ...

Araz,
Arapça: araz.
İngilizce: syndrome, symptom.
Alamet, belirti, işaret.
Hastalık belirtileri, bulgu, semptom.
Hastalık alametleri.
Bulgu.
Hastalık, dert.
Belirti, semptom.
Belirti.
Belirti, sonradan meydana gelen özellik.
Aslında olmayıp bir şeye sonradan eklenen nitelik, arız olan durum.

Araz kelimesinin diğer anlamları;
İlinek.
Sağır ve dilsiz.
Esenlik, saadet.
Soğuk.
Sel, akıntılı su.
Bir çeşit ot.
Nehir, ırmak.
Tesadüfler.
Kazalar, felaketler, musibetler.
Tesadüf, rast gelme.
Kaza.
Felaket.
Zati olmayan hal ve keyfiyet.
Maddi aleme ait şeyler, mal mülk, dünyalık.
Nakit para, hayvan, tartı ile alınıp satılan şeyler dışında kalan mal mülk, kumaş ve eşya.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ