Bahane ...

Mazeret,
Arapça, mazeret, (ﻣﻌﺬﺭﺕ).
Bahane,
Vesile, sebep.
Kusur, noksan.
Özür.
Elde olmadan suç, kabahat işleme.
Mücbir sebeblerini söyleyerek yardım dileme.
Arapça, Bahane, (ﺑﻬﺎﻧﻪ) 
Farsça behane.
Özür dileme.
Arapça, Maziret.
Affetmek, mazur görmek, hatası çok olmak anlamındaki, uzr kelimesinden türetilmiştir. 
Bir kusur veya kabahatin istenmeden yapıldığını gösteren ve hoş görülmesini gerektiren sebep, özür.
İstenmeyen bir işten kurtulmak için ileri sürülen bahane.
Geçerli ve zorlayıcı sebepler göstererek bir kimseden özür dileme, mazur görülmesini isteme, af talep etme.
Bir şeyin asıl sebebi yerine ileri sürülen sözde sebep, gerçekle ilgisi olmayan sahte özür ve mazeret.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ