Parmaklara takılıp çalınan zil veya buna benzer ses çıkarıcı araç ...

Çalpara,
(Farsça),
Halk arasında Şakrak denen ses çıkarıcı araç.
Parmaklara takılıp çalınan köçek zili. Parmaklara takılıp çalınan zil veya buna benzer ses çıkarıcı araç. Parmaklara takılan, dört veya iki parça ağaçtan yapılmış zil gibi müzik aleti. Eski oyuncuların ellerinde birbirlerine vurarak dansa tartım tuttukları sopalar abanoz.

Çalpara genellikle abanozdan yapılır. Uzunlukları 8-10 cm'dir. Vurdukça tok ses çıkarır. Uçları ufak menteşelerle bağlanır, bazen dize konularak, bazen elde şaklatılarak çalınır.
Çalpara kelimesinin diğer anlamları;
Uğur böceği, (İng. ladycrebe).
Beceriksiz, eli işe yakışmayan.
Dibi dar ağzı geniş kap.
Araba dingilinin ucuna geçirilen yassı halka.
Suların azaldığında parası ödenmek üzere tarlayı belediyeye sulatma işi.
Gemi bordasında, pis suları dışarı akıtıp deniz suyunu, içeri almayan, tulumba içindeki özel kapak.
Açıklarda, kumluk alanlarda yaşayan ve ağları keserek balıkçılara zarar veren bir tür çağanoz (Portunus puber).
Pis, kötü kadın.
Kabuklular (Crustacea) sınıfından bir eklembacaklı türü. Uzunluğu 3-5 cm. Karapaksi ve bacakları tüylü olur. Akdenizde yaşar. Açıklarda, kumluk alanlarda yaşayan ve ağları keserek balıkçılara zarar veren bir çeşit çağanoz (Portunus puber).
Gemi bordasında, pis suları dışarı akıtıp deniz suyunu, içeri almayan, tulumba içindeki özel kapak.




Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ