(Nisbet)
Arapça: nisbet,
İngilize: defiance, proportion.
Fransızca: defi
Oran.İlişki, oran.
Kıyas, oran.
Bağıntı, ilgi, ilinti.
İlgi, bağ, rabıta.
Ölçü, derece.
Rağmen.
İnat olarak.
İnat olsun diye.
İlgi, bağlantı, oran.
Münasebet, yakınlık, bağlılık, ölçü.
Bir şeyin parçaları veya iki ayrı şey arasındaki uygunluk, oran, orantı, tenasüp,
İki şeyin veya parça ile bütünün nitelik veya nicelik bakımından birbirine göre olan durumu, oran.Nispet kelimesinin başka anlamı:
Kıskandırmak veya üzmek için.
Birini üzmek için veya inat olsun diye yapılan iş.
Birini üzmek ve kızdırmak için inat olsun diye yapılan iş veya davranış,
Nispet etmek (eylemek):
Oranlamak, kıyaslamak, karşılaştırmak.
Kasıtlı olarak karşısındakini üzecek ve kıskandıracak tarzda davranmak, gösteriş yapmak, nispet vermek.