Tanzimattan önce herhangi bir kişiye ait mallara padişah adına el konulması...

Müsadere,
Zor alım,
El koyma,
Zapt etme.
Haciz,
Kanunen el koyma.
El koyma, müsadere.
Farsça: musadere
Arapça: müsadere,
Fransızca: confiscation, confiscation, saisie.
İngilizce: confiscation, confiscation, seizure.

Müsadere:
Mülkiyet konusu olan bir mal ya da hakkın devlet tarafından zorla alınması.
Yasak edilen bir şeyin kanuna göre elden alınması.
Yasak edilen bir şeyin kanun gereği elden alınması, resmen zapt edilmesi.
Suçlu görülen bir kimsenin malının hükümetçe padişah adına zapt edilmesi.
Bir suçluya ait mal ve mülkün bir kısmına veya tamamına devletin el koyması.
Kanunen kaçak veya yasak olan bir şeye resmen el koyma, zor alım.
Tanzimat' tan önce herhangi bir kişiye ait mallara, padişah adına el konulması.
Zulüm ve cebir etmek.
El koyma, toplama, toplatma.
Toplama, elden alma.
Mal varlığına el koyma.
Bir mala devletin el koyması, müsadere.
Yasak edilen bir şeyin kanuna göre elden alınması.

İşlenen bir suç karşılığı olarak suçlunun malının bütünü veya bir bölümü üstündeki sahipliğine son verilmesi ve bu sahipliğin bir başka kuruluşa devredilmesi.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ