Arapça: şura.
İngilizce: council.
Danışma.
Bir alanla ilgili olarak oluşturulan danışma kurulu.
Bir alanla ilgili olarak oluşturulan danışma kurulu.
Bir konuyu görüşmek için yapılan toplantı.
Bu toplantının yapıldığı yer.
Meşveret etme.
İstişare meclisi.
Müzakere, konuşma yeri, meclis, divan.
Konuşma yeri, istişare meclisi.
Konuşma yeri, istişare meclisi.
Büyüklerin istişare için toplanma yeri.
Meşveret için toplantı.
Danışıp konuşmak için toplanılan yer.
Danışıp konuşmak için toplanılan yer.
Danışma kurulu, istişare heyeti.
Meclis, kurul, heyet.
Şura kelimesinin, başka anlamları;
Anlatana veya söyleyene göre biraz uzakta olan yer, şu yer.
Şu yer, şura.
Anlatana veya söyleyene göre biraz uzakta olan yer, şu yer.
Şu yer, şura.
Şuraya.
Biraz uzakta olan; Şu yer.
Birçok yerden, oradan buradan.
Çeşitli konulardan.
Şu husus, şu hal, şu iş.
Gece seyri.
İz, eser, işaret.
Biraz uzakta olan; Şu yer.
Birçok yerden, oradan buradan.
Çeşitli konulardan.
Şu husus, şu hal, şu iş.
Gece seyri.
İz, eser, işaret.