Aşa,
Aşırı, ziyade.
Artan, fazla kalan.
Çok bol.
Fazladan.
Artma, çoğalma.
Arapça, ziyade, (ﺯﻳﺎﺩﻩ).
Fazla, çok.
Begayet,
Aşırı, ziyade.
Artan, fazla kalan.
Çok bol.
Fazladan.
Artma, çoğalma.
Arapça, ziyade, (ﺯﻳﺎﺩﻩ).
Fazla, çok.
Begayet,
Son derece, Pek çok aşırı.
Lüzumsuz, boş.
(-den) Daha çok.
Artan miktar, geriye kalan kısım.
İlave.
Biş,
Artma,
Çok, daha çok, daha fazla
Fazla; gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı (olan), ziyade.
Haddinden fazla, alışılandan çok, ileri derecede, pek çok.
Davranış, hareket ve fikirlerinde ileri giden, müfrit.
Ötede, ileride.
Lüzumsuz, boş.
(-den) Daha çok.
Artan miktar, geriye kalan kısım.
İlave.
Biş,
Artma,
Çok, daha çok, daha fazla
Fazla; gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı (olan), ziyade.
Haddinden fazla, alışılandan çok, ileri derecede, pek çok.
Davranış, hareket ve fikirlerinde ileri giden, müfrit.
Ötede, ileride.