Şataf,
Asmanın son üzümü.
Asmanın son üzümü.
Ağaçların zamansız meyvesi.
Şataf sözcüğünün yörelerimizde halk dilindeki diğer anlamları;
Çalım, süs.
Neşe.
Güleç.
Güler yüzlü, neşeli.
Taş, kereste ve camlarda eğik olarak kesilmiş kenar, pah.
Halk ağzında gösteriş, çalım, süs, şatafat.
Arapça şatafat, (ﺷﻄﻔﺎﺕ).
Göze çarpacak şekildeki süs ve gösteriş, debdebe.