(Sağu).
Malezyaca: sagu,
Malezyaca: sagu,
Fransızca: sagou.
İngilizce: sago,
Hint irmiği.
Palmiye türünden bâzı ağaçların özünden çıkarılan ve pirinç gibi kullanılan nişastalı madde.
Bazı hurma ağaçlarının özünden çıkarılan ve pirinç gibi kullanılan nişastalı bir madde, Hint irmiği.
Sagu sözcüğünün başka anlamları:
Ağıt,
Eski dilde ağıt.
Ölen kimsenin meziyetlerini, fazîletlerini, iyiliklerini sayarak söylenen ağıt, mersiye.
Yüksek sesle ağıt söyleyip ağlamak.
Genellikle para ile tutulan kadınlara söyletilir.
Ölülere ücretle ağıt düzen, mersiye söyleyip ağlayan kimselere de sağucu denir.
İslamlık öncesi Türk edebiyatında ağıta verilen ad.
Eskiden Orta Asya'da düzenlenen cenaze törenlerinde söylenen ağıt.
Ölen kişinin arkasından söylenen şiirlere Halk edebiyatında ağıt, Divan edebiyatında mersiye denir. Yuğ denilen ölüm törenlerinde söylenir.
Fare (Kemiriciler).