Arapça: vukuf,
Bir şeyi bilmek; vakfolunan şeyler.
Anlama, bilme, bilgi.
Öğrenmiş olma.
Biliş,
Tanıdık.
Tanıdık.
Marifet.
Tanıdık, bildik.
Bildik, tanıdık, dost, aşina.
Bildik, tanıdık, dost, aşina.
Canlının, bir nesne veya olayın varlığına ilişkin bilgili ve bilinçli duruma gelmesi; vukuf.
Bilme ile ilgili düşünme anlama, bellek, algılama gibi tüm zihinsel işlevleri içine alan genel kavram.
Bilme ile ilgili düşünme anlama, bellek, algılama gibi tüm zihinsel işlevleri içine alan genel kavram.
İnsanın bir nesne ya da olayın varlığına ilişkin bilgi edinebilme ve bilinçli olma durumu.
İnsanın çevresindeki dünya hakkında bilgi edinme ve bu bilgileri dünyayı anlama, problem çözme doğrultusunda kullanma süreci veya süreçleri.