İngilizce: chassis.
Fransızca: chassis.
Değerini yitirmiş, geçersiz olan.
Kişi, toplum vb. özelliğini, niteliğini yitirerek bozulma.
Sası sözcüğünün yörelerize göre halk dilindeki başka anlamları:
Bozuk, Çürük.
Çürük ve küf kokusu çıkaran.
Çürümüş olan.
Tatsız, tuzsuz (yiyecek).
Tatsız tuzsuz, yavan olan (yiyecek).
Fena, murdar.
Pis kokulu.
Tatsız, yavan.
Kekre.
Acı.
Sözünü bilmeyen, densiz.
Ters, aksi.
Kiremit ya da tuğla parçası.
Biçimsiz, kaba.
Bir çeşit ot.
Deli.
Ters, aksi.
Saksı.
Sözünü bilmeyen, densiz.
Kuru fasulyenin haşlandığı su.
Kiremit ya da tuğla parçası.
Biçimsiz, kaba.
Bir çeşit ot.
Kekre.
Acı.
Sözünü bilmeyen, densiz.
Ters, aksi.
Kiremit ya da tuğla parçası.
Biçimsiz, kaba.
Bir çeşit ot.
Deli.
Ters, aksi.
Saksı.
Sözünü bilmeyen, densiz.
Kuru fasulyenin haşlandığı su.
Kiremit ya da tuğla parçası.
Biçimsiz, kaba.
Bir çeşit ot.
Kokmuş, bayatlamış.
Anlamsız, hoşa gitmeyen (söz için).
Tatlımsı, acımsı bir tat.
Çürümüş, bozulmuş, kokuşmuş.
Tatsız, tuzsuz (yiyecek).
Mide bulandıracak bir biçimde kokan.
Maddi olarak bozulmuş, bayatlamış veya çürümüş olan şeyler için de kullanılır.
Anlamsız, hoşa gitmeyen (söz için).
Tatlımsı, acımsı bir tat.
Çürümüş, bozulmuş, kokuşmuş.
Tatsız, tuzsuz (yiyecek).
Mide bulandıracak bir biçimde kokan.
Maddi olarak bozulmuş, bayatlamış veya çürümüş olan şeyler için de kullanılır.