Ağızlarda derek olarak da geçer.
Raf, sergen.
Tabak.
Eskiden Evlerin veya dükkanların yüksekçe yerinde bulunan raf.
Eski evlerde ocağın iki yanındaki kalın duvarlar oyularak yapılan ve ufak tefek şeyler koymaya yarayan göz.
Köy evlerinde ocağın iki köşesindeki oturmaya yarayan küçük setler.
Mutfak eşyaları koymaya yarayan üç raflı dolap.
Dolap, sandık ve çekmecelerdeki raf biçiminde gözler.
Terek kelimesinin başka anlamları:
Şapka, kasket vb. nin önünde bulunan siperi; vizyer.
Tavuk kümeslerindeki tünek.
Merdiven gibi set set olan dağ.
Nişasta ile yapılan bir çeşit tatlı.
Tavuk kümeslerindeki tünek.
Merdiven gibi set set olan dağ.
Nişasta ile yapılan bir çeşit tatlı.
Üzerinde yemek yenen büyük sini.
Ağaç.
Kıyı,
Asma.
Ağaç.
Kıyı,
Asma.