Benzer, eş...

Analog,
Fransızca: analogue,
İngilizce: analogous, 
Almanca: analog, 
Yunanca: analogia,
Benzer, eş.
Benzer, eş, kıyaslanabilir.
Verinin, sürekli bir fiziksel değişkenle gösterimine ait.
Başka bir şeyle ortak nitelikleri bulunan, başka bir şeyi andıran, müşabih.
İşini görecek, yerini tutacak.
Kendisinde olması gereken nitelikleri tam olarak taşımayan şeyler için.
Az çok benzeyen, şöyle böyle, andıran.
Eş, emsal, maanent:
Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, benzeri, müşabih, mümasil.
Benzeşim.
Mislen,
Benzeşen.
Bazı önemsiz veya tehlikeli sahnelerde asıl oyuncunun yerine çıkan, yapı ve yüz bakımından bu oyuncuyu andıran kimse, dublör.
Öyle görünüyor ki, öyle anlaşılıyor ki.
Daha iyi, iyiye doğru (hasta hakkında)
Biraz, azıcık.
Bazen, kimi zaman. 
Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan (şey), müşabih, mümasil,

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ