Kapı veya pencereyi ardına kadar açma...

Dayama,
Dayamak işi.
Destek.
Dayantı,
Dayak.
Kapı veya pencereyi ardına kadar açma.
Halk Ağzında destek, dayak.

Dayama sözcüğünün diğer anlamları;
Kağnı ve dört tekerlekli arabalarda oku yukarda tutmaya yarayan ağaç destek.
Bir yükü yalnız başına sararken kullanılan yük dayamaya yarayan ucu çatallı, kalınca ağaç.
Mayasız hamurdan, fırında ya da saçta pişirilerek yapılan bir çeşit pide.
Süt, yumurta, yağ ve unla yapılıp tandırda pişirilen çörek.
Yufka ekmeği üzerine önceden hazırlanmış tas kebabını suyu ile beraber dökerek yapılan yemek.
Pilav.
Kışın ocağa dikine konularak yakılan odun kütüğü.
Araba sandıklarını yanlardan tutan dikine ağaçlar.
Çatma denilen tünel biçimi çadırın arka tarafını sıkıca kapamak için, bu kısma dikine dayatılan sırıklardan her biri.
Ölü mezara konulduktan sonra üzerine toprak dolmasın diye, mezar üzerine uzunlamasına dizilen tahtalar.
Koyun, keçi gibi hayvanların yattıkları yer, ağıl.
Evlerde odalar arasındaki ince iç duvarlar, bölme.
Yüksek tahta perde.
Taş, duvar gibi sert şeyler.
Rüzgardan korunmak için yapılan set.
İçi ot dolu yastık, sedirlerdeki arka ve yan yastıkları.
Ağzına kadar doldurulmuş çuval.
Tarla ve bağ ortaklarının mal sahibine verdikleri güvence parası.
Önden verilen para, avans.
Birinin iş, diğerinin para ortaklığında verilen para.
Minder dışına kaçmak isteyen güreşçinin ensesine tek ya da iki elle yapılan destek.
Araba yan kanatlarının çakıldığı ağaçlar.
Üzerine su serpilen yufka.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ