İng. Resuscitation.
Lat. Resuscitation.
Reaminasyon.
Resusitasyon, canlandırma ve yaşama dönüm olarak açıklanmaktadır.
Canlandırma anlamında kullanılmaktadır.
Ölü ya da hemen hemen ölü bir hastanın diriltilmesi.
Yaşama döndürüm.
Canlandırma.
Yaşama döndürüm.
Canlandırma.
Resüsitasyon genellikle kalp masajı olarak bilinse de aslında durmuş olan kalbin yeniden çalışarak işlevini yerine getirmesi için yapılan eylemlerin genelini kapsar. Tıpta bu kelime, kalbin, akciğerlerin, dolaşım ve solunum sisteminin yeniden çalışması için uygulanan uygulamaların hepsi olarak açıklanmaktadır.
Resüsitasyon aslında CPR (İng: Cardiopulmonary resuscitation) kelimesi ile anlatılır.
Kalp masajı, resusitasyon, kardiyopulmoner resusitasyon, kalp, akciğer canlandırması, kalp krizi geçiren bir kişide kan dolaşımını ve solunum sistemini tekrar çalışır hale getirmek için uygulanan acil yöntemler bütünüdür.
Tıpta kullanılan CPR terimi ilk yardımda da bu uygulama oldukça önemlidir. Çünkü hayati tehlikeyi ilk anda yok eder. Hatta duran kalbin yeniden çalışmasını sağlar. Ayrıca sadece kalbin durmuş olmasında değil solunum ve dolaşım sisteminin durmuş olması da resüsitasyon işlemlerinin uygulanması için gereklidir. Başka deyişle hayati fonksiyonların yavaşladığı ve tamamen durduğu anda yeniden çalışması, fonksiyonlarını ve görevini yeniden yerine getirmesi için yapılan ilk işlemdir. Yöntemin bir ilk yardım yöntemi olması sebebiyle öncelikli amaç, hastaya yeterli sağlık hizmeti ulaşıncaya kadar kişinin dolaşım ve solunumunun devam ettirilmesidir.
Herkes, resüsitasyonun sadece tıbbi çalışanların değil aynı zamanda sıradan insanların da egzersizin doğruluğundan haberdar edilmesi gereken kadar karmaşık bir önlem olduğunu anlamalıdır. Solunum kontrolü "bak, dinle, hisset" adı verilen bir metotla yapılır. Göğüs kafesinin hareket edip etmediğine bak. Hastanın ağız ve burnunu dinle. Yanağımızla çıkarılan havayı hisset.
