Bir şeyin yerini tutabilen karşılık, değer, kıymet ...

Bedel,
İvaz,
Arapça: ivaz.
Karşılık, bedel.
Bedel, 
İngilizce: cost, price, 
Fransızca: prix.
Bir malın ya da işin karşılığı olan değer, fiyat, denklik. 

Değer, fiyat, kıymet, 
Eşit, Denk.
Karşılık.
Askerlik vazifesi için ödenen para.
Askerlik yapmamak veya yapılacak süreyi kısaltmak isteyenlerin devlete ödedikleri paraya bedel denir.
Eğer bedelsiz olursa o zaman ganimet olarak adlandırılır. Karşılığını ödeyen kimselerin yaptığı askerliğe de bedelli askerlik denir.

Başkasının adına ve onun parası ile hacca giden kimse.
Başkasının adına hacca giden.
Bir şeyin yerine verilen ve yerini tutan şey.
Bir ücret karşılığında çalışan kimse.
Erkeğin kız tarafına evlenirken verdiği para.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ