(İng. interest),
Faiz.
Faiz.
Ürem,
Nema,
Güzeşte,
Getiri,
Artma, çoğalma, şişme, gelişme ve yetişme, mübadeleli akitlerde taraflardan birinin hakkı kabul edilen ve akit sırasında şart koşulan karşılıksız fazlalık anlamında bir İslâm hukuku terimi. "Riba" kelimesi arapça mastar olup, sözcüğün kökeninde "mutlak çoğalma" anlamı vardır.
Muamelede meşru miktardan tecavüz.
Bir şeyin artması, çoğalması.
Verilen borç para veya mal karşılığında kar isteyip zarara ortak olmamak suretiyle hasıl olan kazanç.
Tartısı ve ölçüsü belli olan bir malı aynı cinsten daha fazla olan bir mal ile, bir karşılığı olmaksızın, peşin olarak veya veresiye değiştirmektir.
İşletmek için bir yere ödünç verilen paraya karşılık alınan kar, getiri, ürem, nema.
Kapitalist ekonomide, artık değerin değişikliğe uğramış biçimi olarak paranın fiyatı, kiralanan paranın kira bedeli.
Üretim faktörlerinden sermayenin getirisi.
Fon istem ve sunumunun karşılaşması sonucu oluşmuş fon fiyatı.
Nema,
Güzeşte,
Getiri,
Artma, çoğalma, şişme, gelişme ve yetişme, mübadeleli akitlerde taraflardan birinin hakkı kabul edilen ve akit sırasında şart koşulan karşılıksız fazlalık anlamında bir İslâm hukuku terimi. "Riba" kelimesi arapça mastar olup, sözcüğün kökeninde "mutlak çoğalma" anlamı vardır.
Muamelede meşru miktardan tecavüz.
Bir şeyin artması, çoğalması.
Verilen borç para veya mal karşılığında kar isteyip zarara ortak olmamak suretiyle hasıl olan kazanç.
Tartısı ve ölçüsü belli olan bir malı aynı cinsten daha fazla olan bir mal ile, bir karşılığı olmaksızın, peşin olarak veya veresiye değiştirmektir.
İşletmek için bir yere ödünç verilen paraya karşılık alınan kar, getiri, ürem, nema.
Kapitalist ekonomide, artık değerin değişikliğe uğramış biçimi olarak paranın fiyatı, kiralanan paranın kira bedeli.
Üretim faktörlerinden sermayenin getirisi.
Fon istem ve sunumunun karşılaşması sonucu oluşmuş fon fiyatı.
Riba, İslamda da, Musevilikte de, Hıristiyanlıkta da haramdır. Riba zulümdür, parası olanların parasızları ezmesidir..