Vatanı Antil Adaları olan ve "Barbados kirazı" da denilen bir meyve ...

Acerola,
Acerola Kirazı,
Barbados kirazı,
Malpighia glabra,
Vatanı Antil Adaları olan ve Barbados kirazı da denilen bir meyve.
Barbados kirazının ana vatanı Antil adalarıdır.
Batı Antillere özgü 4-5 m. büyüyebilen, koyu yeşil renkli, parlak yapraklı kiraz ağacına benzer bir ağaçtır.
Meyvelerinde bol miktarda C vitamini vardır.

Doğum sırasında temizliğe dikkat edilmemesi yüzünden loğusanın tutulduğu ateşli hastalık ...

Albastı,
Albasma,
Lohusa humması,
Ateşli bir lohusalık hastalığı, lohusa humması.
Kızıl hastalığı.
Albastı, 
İngilizce: Puerperium fever.

Mitolojide Albastı, Alvastı, Alpastı olarak da bilinir. Sibirya' da, Albasta denir.
Kötü ruh, şeytan sözcükleri ile özdeşleşen diğer isimleri;
Abası, Albas, Albastı, Albıs, Albız, Alkarası, Alkarısı, Al, Almıs.

Yeni doğum yapmış kadına Lohusa denir. Halk dilinde Loğusa olarak telafuz edilir. Lohusa humması, albasma olarak bilinen bu hastalık temizliğe dikkat edilmemesi yüzünden doğum yapan kadınlarda görülen ateşli bir hastalıktır.

Eski Türk ve Altay mitolojilerinde Albıs, Alkarısı denen bir nevi kötü ruhun neden olduğu hastalıktır. Bir çeşit ruh hastalığı olup halk, lohusa kadınları bu kötü ruhların çarptığına inanır. Bu kötü ruhlar intihar etmiş insanların ruhlarıdır. Gözleri ters dönmüş ve havaya kalkık uzun saçlı olarak betimlenir. Albastı, temizliğine özen göstermeyen loğusaların tutulduğu ateşli bir hastalık olup loğusa humması olarak da bilinir. Albasma, albastı gibi adlarla bilinir. Bu ateşli hastalık mikrobik bir hastalıktır. Kırkı içindeki lohusa, hayal görüp sesler duyduğunu sanır. Ciltte bir takım kırmızı lekeler oluşur. Bundan dolayı Kızıl hastalığı da denir.

Halk inanışına göre alkarısı ya da alanası denilen yaşlı bir cin, gece yalnız yatan loğusaya tebelleş olur. Loğusanın yattığı karyolaya kırmızı bir bezle kötü ruhu kovmak için bir muska yazılarak kırkı içindeki loğusayı korumaya ve kötü ruhu kovmaya çalışılır. Rivayet odur ki loğusa kadın yanlız bırakılmaz, başlarına iğne, çuvaldız sokarlar, kırmızı elbise giyer ki al basmasın.

XV.yüzyılda yaşayan ve Çağatay şiirinin kurucularından olan Türk şair ...

Sekkaki,
Uygur Şairi.
Çağatay Türk Şairi.
Çağatay edebiyatının önde gelen şairidir.
Sekkaki'nin, XIV.yüzyılın ikinci yarısı ile XV. yüzyılın ilk yarısında yaşadığı biliniyor.
Çağatay Türkçesi kullanan Türk şair. 


Özbek' lerin milli şairi ve Çağatay Türkçesini kullanan bir diğer ünlü Şair Ali Şir Nevai' dir. Ali Şir Nevai 1441-1501 yılları arasında yaşamış ve Türkçe yazdığı şiirlerinde nevai, Farsça yazdığı şiirlerinde ise fani mahlasını kullanmıştır. Ali Şir Nevai'nin, Sekkaki hakkında verdiği bilgilere göre Sekkaki Maveraünnehir' li olup, Semerkant’ta şöhret olmuştur. Semerkant şehrinde Halil Sultan ve Uluğ Beyin saraylarında şairlik yapmıştır. 

Sekkaki mutasavvıf olmayıp din dışı konularda şiirler ve gazeller yazdığı bilinmektedir. Kasidelerinde Çağatay dilini kullanmış ve Çağatay şiirinin kurucularındadır. Hem Türkçe hemde arap harfleri ile eserlerini yazmıştır.

Kıymayla pişirilmiş sebze yemeği...

Bastı,
Bastı: Kıymayla pişirilmiş sebze yemeği.
Oturtma: Kıymayla yapılan bir tür sebze yemeği.
Entekke: Kıymalı bir börek cinsi.
Yanuç: 
Kıymalı börek.
Tögezek: Kıymalı tatarböreğine.
Galle: Kıymalı patlıcan ve kabak yemeği.
Bıkla: Kıymalı yumurta yemeği, 
Izgıt: Kıymanın yağda kavrulmasıyla yapılan bir yemek.

1869-1921 yılları arasında yaşayan ve Türkiye'de çağdaş diş hekimliğinin kurucularından olan hekimimiz ...

Halit Şazi,
Dr. Kösemihalzade Halit Şazi Bey,
Halit Şazi Kösemihal,
Türk hekimi (İstanbul 1869 - 1921).
Modern diş hekimliği yapan ilk diş hekimi.
1889 yılında Askeri Tıp Mektebini (Mektebi Tıbbiye-i Şahane) bitirdi. 


1894 yılında Askeri Tıbbiye mektebinde cerrahi operasyonlar muallimliği görevini yaptı.

1897 yılında Türk Yunan Savaşına katıldı. 1901 yılında dişçilik konularını geliştirmek üzere Paris'e gitti. 1902 yılında da Viyana'da dişçilik konularında incelemelerde bulundu. Avrupa' dan dönüşünde Tıp fakültesine bağlı olarak kurulan Dişçi mektebinin açılmasında etkin görev aldı. Okulda protez ve diş hastalıkları derslerinin öğretmenliğini yaptı. Çağdaş diş hekimliğinin ilk kurucularındandır.

Diş hekimliği mesleğini geleneksel öğretiden kurtarmak için Dr. Cemil Topuzlu ile beraber dişçi okulunu kurmuşlardır. Okulun ilk müdürü Dr. Mustafa Münif Kocaolçun, olmuştur.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ