Yalan dolan, oyun, tuzak, düzen...

Katakulli,
Argo, katakulli,
Bulgarca: katikulja.
Arnavutça: katikule.
Fransızca: fait accompli.
Yalan dolan, oyun, tuzak, düzen.
Yalan dolan, oyun, tuzak, dalavere, düzen.
Oldu bitti, olup bitti.

Katakofti:
Argoda uydurma, asılsız, yalan söz anlamında.

Bir ırmağın denize kavuştuğu yerde lığların birikmesiyle oluşan üçgen biçimli ova...

Çatalağız,
Çatal ağız.
Delta,
Daliyye,
İngilizce: delta, 
Fransızca: delta, 
Almanca: delta.
Akarsuyun göl ya da denize ulaştığı yerde çökelttiği tortul kütlesi.

Bir ırmağın denize kavuştuğu yerde lığların birikmesiyle oluşan üçgen biçimli ova, delta.
Nehirlerin taşıdığı toprakların (alüvyonları) akarsuyun, denize veya göle döküldüğü yerde yığılmasıyla meydana gelen kısım.
Bir ırmağın çatallanarak denize veya göle kavuştuğu yerde oluşan üçgen biçimli ova; çatal ağız.

Delta sözcüğünün başka anlamları:
Üçgen.
Yunan alfabesinin dördüncü harfi (Δ).
Vespidae familyasına bağlı bir arı cinsi.
Kanatları üçgen şeklinde olan delta jet uçağı.
Omuz başında bulunan üçgen biçimindeki kas.

Uzay gemisi...

Mekik,
Mekik uzay aracı,
(Space Shuttle),
Uzaya gitmek için yapılmış taşıt, mekik.
Uzay gemisi.
Astronef,
Rusça: kosmiçeskiy korabl,
İngilizce: space vehicle, space craft, spaceship,
Fransızca: astronef,
Almanca: raumfahrzeug, raumschiff.
Farsça: mekuk, mekik.

İlk uzay mekiği, 12 Nisan 1981 tarihinde fırlatılan Columbia' dır. 
Bu teknoloji, Challenger, Discovery, Atlantis ve Endeavour gibi diğer mekiklerin geliştirilmesine yol açmıştır. 1986 yılında Challenger mekiği, mürettebatının ölümüyle sonuçlanan bir patlamayla yok olmuştur. ABD, 2011 yılından sonra bu araçların kullanımını azaltmış ve 2012 yılından sonrada kullanımamıştır.

Uzay aracı ya da uzay gemisi, Dünya'nın atmosferi dışında, özellikle dış uzayda çalışmak üzere tasarlanmış araç ya da makinedir. Uzay araçları insanlı ya da insansız olabilir. Bir uzay aracı telekomünikasyon, Dünya'nın gözlemlenmesi, meteoroloji, yolbul, gezegen keşfi, uzay turizmi, uzay savaşımı, 
uzay kolonizasyonu, uzay ortamında insan ve kargo taşınması gibi görevler için yapılmış olabilir. Bu tanım aynı zamanda yapay uyduları da kapsamaktadır.

Mekik kelimesinin başka anlamları:
Dokumacılıkta, el dokuma tezgahında ya da otomatik dokuma tezgahlarda atkı ya da argaç adı verilen ve enine olan iplikleri, arış denilen ve uzunlamasına olan ipliklerin arasından geçirmeye yarayan masuralı araç.
Dikiş makinesinde, içine masura yerleştirilen devinimli parça.
Oya yapmakta kullanılan, kemik, ağaç veya plastikten, iki ucu sivri, arasından iplik geçecek bir yarığı bulunan küçük araç.
Genellikle karın kaslarının güçlendirilmesi için yapılan beden hareketi.
Bale dansçısının sol bacağı üzerinde durup sağ bacağıyla güç alarak dönmesi.
Kandil günleri yapılan lokma tatlısının büyüğü.
Palamutbalığının küçüğü.

Soğutucu...

Frigorifik,

Fransızca: frigorigique.
İngilizce: refrigerating.
Latince: frigorifique,

Frigorifik, soğutma işlevi gören anlamına gelir.
Frigorifik, soğutulmuş yükleri (örneğin, et, süt ürünleri, sebzeler, meyveler, ilaçlar) taşımak için tasarlanmış, sıcaklığı kontrollü ve yalıtımlı bir taşıma aracı, gemi, kamyon, konteyner veya kasayı ifade eder. Temel amacı, hassas sıcaklık gerektiren ürünlerin soğuk zincir boyunca bozulmadan taze ve sağlıklı bir şekilde taşınmasını sağlamaktır.

Bozulabilir ürünlerin (gıda, tıbbi malzemeler vb.) belirli bir sıcaklıkta muhafaza edilerek taşınması için kullanılan soğutuculu araçları tanımlamak için kullanılır. Frigorifik kasalar, araçlara monte edilen ve ısı yalıtımlı bölümlerdir. İçindeki soğutma sistemleri, bu bölmenin sıcaklığını belirlenen seviyede tutar. Bu sistemler, araç motorundan veya ayrı bir jeneratörden güç alarak çalışır ve soğutucu gazı sıkıştırıp dolaştırarak soğutmayı sağlar.

Yükün türüne göre farklı frigorifik taşıma yöntemleri kullanılır. Bazı sistemler sadece soğutma yaparken, bazıları (-18°C ile -26°C gibi) dondurulmuş ürünler için de özel soğutma sağlar.

Eski Türk okçuluğunda kullanılmış bir tür hafif yay...

Heki,
Bir nevi hafif yay anlamına gelir.
Eski Türk okçuluğunda kullanılmış bir tür hafif yay.
Heki Oku: 
Kemankeşlerin kullandığı, uzun yelekli bir ok türüdür.

Esnek fırlatma aletine yay denir. Uzun mesafe gidebilen ok, menzilli silah sistemidir. Okçuluk, ok atmak için yay kullanma sanatı, pratiği, becerisidir. Bu kişilere, okçu denir. Günümüzde yay ve ok, avcılık ve spor için kullanılmaktadır.

Heki kelimesinin başka anlamları:
Evet anlamında gerçekleme edatı.
Derinin üzerindeki tüy, yağ ve pislik.
Boşamada kullanılan sözler.
Heki, karavan veya diğer kamp araçlarının tavanına monte edilen ve havalandırma, aydınlatma ile manzara keyfi sağlayan bir tür tavan penceresidir.

Popüler Yayınlar

İzleyiciler

BULMACA ANSİKLOPEDİSİ